Peygamber Efendimiz (s.a.s) Nasıl Öğretirdi?

Efendimizin (s.a.s.) asırlar öncesinden, örnek olduğu ve tavsiye ettiği eğitim yaklaşımı, günümüz uzmanlarının tavsiyeleri ile son derece benzerlik göstermektedir. Peygamber Efendimizden (s.a.s.) asırlar sonra gelinen noktanın, onun tavsiyelerine ve sergilediği yaklaşımlara bu denli benzer olması, bizlere sünnete bağlanmamızın önemini bir kez daha hatırlatmaktadır. O’nun (s.a.s.) eğitimci yönüne davranışlarımızda yer verdiğimizde, hem O’nun (s.a.s.) sünnetine uymuş, hem de eğitim alanında tartışmasız-kabul gören doğru yaklaşımlar sergilemiş olacağız. “O (s.a.s.) Nasıl Öğretirdi?” adlı kitapta Efendimizin (s.a.s.) eğitim tavsiyeleri şu şekilde sıralanmaktadır:

1- Kolaydan-zora, küçükten büyüğe, yavaş-yavaş, acele etmeden, idraka göre ve zamanı geldiğinde anlatırdı. Son söylenmesi gerekeni, en başta söyleyerek muhatabı kaçırmazdı. Bir konu iyice hazmedilmeden bir başka konuya geçmezdi.

2- Öğrettiği kimselerin yaşını, kapasitesini, bilgi ve kültür seviyelerini dikkate alırdı. Soru soranların, karakter ve ihtiyaçlarına göre hitap eder ve sorularına da durumlarına göre cevap verirdi. Kimi zaman aynı sorulara, muhataba ve zamana göre değişik cevaplar verirdi.

3- Çocukla çocuk olurdu.

4- Kabiliyetleri keşfedip özel alaka göstermeye çalışır ve ilgileri-eğilimleri hayra yönlendirirdi.

5- Öğrettiği şekilde yaşardı; önce kendisi yapardı ve yaptıklarıyla örnek olurdu.

6- Ortaya çıkan eğitim imkan ve fırsatlarını değerlendirirdi.

7- Yanlış karşısında sessiz kalmazdı ve müdahale ederdi. Çok ciddi mevzularda (itikat, ibadet ve haramlar gibi) nefsi ve benliği de işin içine katmadan Hak için gazaplanırdı. Gördüğü bir durum karşısında sessiz kalmışsa, bu o durumun mubah ve caiz olduğunu (takriri sünnet) gösterirdi.

8-Genel mütebbessim hali son derece affedici, şefkatli, mülayim ve müsamahakar iken, batıl karşısında tam tersi tavır gösterirdi.

9- Aynı manaya gelse de müspet telkinler daha rahat benimsendiğinden ve “Yapma”, yerine “Şöyle yap” demek daha etkili olduğundan, efendimiz (s.a.s.) alternatif sunma yolunu seçerdi. Batılı, menfiliği kaldırırken, yerine temizini, helalini ve doğrusunu önerirdi.

10- Açık kapı bırakmaksızın bütünüyle emreder veya bütünüyle yasaklardı. Yasakları az-çok ayırmadan, istisnasız olarak yasaklamış ve hatta yasaklara götürebilecek yolları da yasaklamıştır.

12- Efendimiz ashabına yakın ilgi ve alaka gösterirdi. Kimi zaman ellerini avucuna alır, omuzlarını tutar ve iltifat ederdi.

13- Hayrı telkine devam ederdi.

14- Kolaylaştır, zorlaştırmazdı. Müjdeler, nefret ettirmezdi.

15- İtidalli, aşırılıktan uzaktı. Kısa, öz ve anlaşılır konuşurdu.

16- İfadede tekdüze kalmazdı.

17- Önce özet söyleyerek meraklandırır, sonra genişçe açıklardı. Soru sormaya teşvik eder, sorular sorarak alakayı ve zihni canlı tutardı.

18- Tefekkür ettirir, düşündürür, ders aldırır, ufuk açar ve cesaretlendirirdi.

19- Nasihatte bulunurdu. “O, hem beşir (müjdeleyici) hem de nezir (uyarıcı) idi.”

20- Sistemli eğitimi belli bir disiplin ve planlama içinde yapar veya yapılmasını sağlar ve sonucunu takip ederdi.

O (s.a.s.) Nasıl Öğretirdi?
Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Yayıncılık 2015

KitapTanıtımı: Aile ve Eğitim Danışmanı Dr. Hatice Şenel

[bdp_ticker ticker_title=”Son Yazılar” theme_color=”#dd9933″ font_color=”#4c4f56″]

Yorum Bırakın / Leave a Comment

Go to Top